MTDL
Müze kelimesi, köken olarak Yunan mitolojisindeki Mouseion’dan gelir. Yunan mitolojisinde Mouseion; müzelerin yaşadığı yer, müzelere adanmış olan anlamındadır. Günümüz tarihçesinde müze anlam bakımdan kâr amacı gütmeyen dünya mirasının korunduğu yerlerdir. Tarihteki ilk müzenin M.Ö. 300'lü yıllarda İskenderiye’de I. Ptolemaios (M.Ö. 323-289) tarafından kurulduğu kabul edilir
OSMANLIDA MÜZECILIK FAALIYETLERI
Osmanlıda Sultan Abdülaziz’in Avrupa seyahatleri sırasında galeride gördüğü tarihi eserlere ilgi duymaya başlamıştır. Bu ilgi Osmanlı’nın ilk gerçek anlamda müzesini ortaya çıkaran bir süreci başlatmıştır
Mecma-ı Asar-ı Atika koleksiyonu Sadrazam Ali Paşa döneminde düzenlenmiş ve 1869 yılında dönemin Maarif Nazırı Saffet Paşa tarafından Müze-i Hûmayun (İmparatorluk Müzesi) adıyla Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk müzesi kurulmuştur.
__Istanbul_Archaeology_Museums%2C_Turkey.jpg)
Aynı yıl çıkan Atika Nizamname’si yürürlüğe girmiştir. Müzede toplanan eserlerin sayısının çok artmasından ötürü Çinili Köşk’e taşınmıştır.
1887 yılında Sayda ’da gerçekleştirilen kazılar sonucunda İskender Lahti’nin de dahil olduğu bir grup lahit ortaya çıkarılmış ve İstanbul’a nakledilmesinden sonra Osman Hamdi Bey yeni bir müze binası yapımı için girişimlere başlamıştır. Bu bina ülkemizde müze binası olarak tasarlanan ilk binadır. Müze-i Hümayun adıyla 1891 tarihinde açılmıştır.
Cumhuriyet Dönemimde Müzecilik
Gazi Mustafa Kemal Atatürk Sakarya Savaşı’nın devam ettiği yıllarda Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin temelini oluşturan “Eti Müzesi” kurulması emrini vermiştir. Atatürk’ün emrettiği Eti müzesi 1921 yılında açılan Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ile gerçekleştirildi.
Anadolu Medeniyetler Müzesi’nden sonra 1922'de Antalya Müzesi ve 1923’te Sivas Müzesi kuruldu. 3 Nisan 1924 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile Topkapı Sarayı müzeye dönüştürülmüştür. 1925 yılında İzmir ve Edirne müzeleri, 1926’da Tokat, Konya ve Amasya müzeleri açılmıştır.
Cumhuriyet Dönemi’nde açılan önemli müzelerden biri olan Ankara Etnografya Müzesi, Afgan Kralı Amanullah Han’ın katıldığı törenle birlikte 25 Mayıs 1928 yılında açılmıştır. 1937 yılında Atatürk’ün emriyle ilk resim ve heykel müzesi İstanbul Resim ve Heykel Müzesi kurulmuştur.
Kapadokya’nın giriş kapısı olan Aksaray’da ilk müzecilik faaliyetleri Zinciriye Medresesi’nde 1969 yılında başlamıştır ve çevreden eserler toplamıştır. Acem Höyük, Aşıklı Höyük, Musular ve Güvercinkayası Höyüğü kazılarının yapılmasıyla yeni bir binaya ihtiyaç duyulmuştur. 2004 yılında yeni bir bina inşa edilmiş ve 2006 yılında da inşa edilen yeni binaya taşınmıştır. Müze binası üç katlı olmakla beraber Selçuklu kümbetleri ve Kapadokya’da bulunan peri bacalarından esinlenilen eklektik sanat anlayışıyla yapılmıştır. Aksaray Müzesi’nde arkeolojik, sikke ve etnografik eser grupları bulunmaktadır.
AKSARAY
MÜZESİ
Mezar taşı; mezarın başucuna dikilen, ölünün gömülü olduğu yeri belli eden, üzerinde yazı da bulunabilen taş anlamındadır . Mezar taşı yerine İslam öncesi dönemde yaygın olarak balballar kullanılırdı. Eski Türk dilinde balbal sözü bal + bal yani kakmak demektir . İslam’ın kabulünden sonra Arapça “zwr” kökünden gelen mezar kelimesi kullanılmaya başlanmıştır
